Oynadığı son 3 maçta sadece 2 puan Toplayan Valerien Ismael ve öğrencileri için çok önemli bir maçtı, kaybedilecek puan kaybı sonrası Valerien Ismael için İstifa sesleri yüksek derecede çıkacaktı.
Maça rakibinin isminden korkarak başlayan Giresun ile biz bu maçı alırız diyen Beşiktaş arasındaki maç bana göre 2. Lig kıvamında ve son derece kısır başladı.
Giresun önde basmıyor, Beşiktaş’ın üstüne gelmesini bekliyor ve kontraya hazırlanıyor. Beşiktaş ise rakibinin bu talebine adeta buyur diyor, kendine ve izleyenlere keyif vermiyor sonra, kaçan penaltı ve sahaya geri dönüş yapan Beşiktaş.
Bunca yıldır futbol oyununun içindeyim, Beşiktaş’ın son yıllarda hiç bu kadar kötü başladığı bir ilk yarı hatırlamıyorum. Kesinlikle kazanmak zorundasın, hocan şampiyonluktan bahsediyor ama oyun fiyasko. Söyleyeceğim çok şey var benim bu gün. Herkese ve her şeye sözüm var.
Klavyenin tuşlarını eğip bükmeden nalına ve mıhına vurmak istiyorum. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Kimse kusura bakmasın.
Öncelikle oyundan başlamak istiyorum. Beşiktaş takımının bu kadar kötü oynamasını kabullenemiyor ve stajyer olduğunu bilmeme ve kendisine içindeki istekten dolayı makul bir süre vermeme rağmen Valerien Ismail’e tanıdığım kredi bitti. Kendisinden Her maç sonunda gelişme beklememe rağmen , gereksiz yerlere sebep bularak başarısızlığına başka bahaneler üretmesini kabul etmiyorum. Bu oyuncuların müsabakaya hazırlanmasından sorumlusun ve gereğini yapmak zorundasın ama yapamadın. Olmuyorsa, ki olmuyor, gereğini de yapmak zorundasın.
Neyse, gelelim oyuna. Kötü oyun, kaçan penaltı ve sonrasında oyuna geri dönen Beşiktaş, 30. dakikadan 45. dakikaya kadar iyi top oynadı, hepsi bu.
İkinci yarıda takım yok..
Takım karakter değiştirmiş, temel özelliğini yitirmiş, keyif vermiyor.
Oyunu oynayanlar olduğu gibi oynuyor gibi yapanlar var sahada. Çok büyük umutlarla gelen Dele Alli 75 dakikada bir pas vermek için mi geldi İngiltere’den.
N’oudou oyuna sonradan girdiği maçlarda kolay kolay tad vermiyor.
Redmond bal yapmayan arı.
Masuaku’nun defansta yaptığı kademe hataları, Gedson’un kontrolsüz oyunları artık canıma yetti. Kulübenin derinliğinden bahsediyor hocamız ama hep giren de aynı çıkan da aynı.
Kimse Weghost’a olumsuz konuşmasın. Adam tek başına rakip defansa pres yapıyor arkadaşları onu izliyor, defansa geliyor hava topu alıyor sonra rakip kale önünde golü kaçırıyor, biz de adama kızıyoruz. Rahat bırakın adamı, yormayın ki ona ihtiyacımız olan yerde diri kalsın. Yok, olmuyor.
Uzatmaların sonları N’koudou rakip korner direğinin dibinde, gel kardeşim orta alana, görev alanına geri dön de gol yemeyelim derken, Giresun o bölgeden golü atıyor ama atılan gol bir ince ofsayt ile iptal ediliyor. Cenk oyuna girer girmez sanki atılmak için uğraşıyor oynamak için değil. O kadar hırçın ki anlam vermekte zorluk çekiyorum ama sanki yedek kalmayı kabullenemiyor. Bir ucube oynuyoruz adı yok. Kazanacak mıyız , kaybedecek miyiz hiç belli değil.
Takımın kendine güveni kalmamış ki bizi umutlandırsın. Eskiden 70 nci dakikaya kadar iyi oynayan ve sonra yorulan takım gitmiş yerine 15 dakika oynayan bir takım gelmiş. Beşiktaş irtifa kaybediyor, kimse bir şey yapamıyor.
Şimdi bu 3 puana sevinecek ve hiçbir şey yokmuş gibi mi davranacağız ?
Valerien Ismael hocam takımın ne oynadığı belli değil, 2’ye 1, 3’e 1 ‘i yapamayan oyunu tersine çeviremeyen kanat organizasyonları yapamayan kaleye şut dahi çekemeyen bir futbolcu topluluğu dışarıdan zevk vermeyen bir takım görüntüsü var sahada.
Takım eriyor beyler, yenilen golde ince bir ofsayt “Var”sayesinde iptal edildi. Kazanılan 3 puan sadece Valerien Ismael ‘i kurtardı, bizler ise Beşiktaş’ın geleceğini kurtarılmasını istiyoruz.
O yüzden diyoruz ki;
VAR mısın yok musun Valerien Ismael
Kalın sağlıcakla.
Ali ENGİN