Şenol Güneş:“Lugano uyumlu bir takım. İyi bir kadroya sahipler. Dinamik bir takım. Liglerinde üçüncü sıradalar. Kendi oyunlarını oynamaya çalışıyorlar. Kapanıp hızlı hücumlarla gole gitmeye çalışıyorlar.”

Kendi sahamızda kendi oyunumuzu oynayarak kazanmak istiyoruz. Her maça kazanmak için çıkıyoruz. Ligde kaybettiğimiz puanlar var. Club Brugge maçını oyun olarak rakip üstün olmasına rağmen berabere bitirdik. Yarın oynayacağımız maç büyük önem arz ediyor. İyi oynayarak kazanmaya ihtiyacımız var.

Gedson Fernandes iyileşmişti. Dünkü idmanda bir pozisyonda bileği döndü. Fernandes yarın ve Pazar günü olmayacak. Rebic dün idmana katıldı, onda herhangi bir sorun yok. Mert de yarın ve Pazar günü olmayacak.

İnancını ve direncini kaybeden bir takım olamayız. Yeniden ayağa kalkabilecek bir takımız. Bunu gösterecek gücümüz ve inancımız var. Taraftarlarımızın beklentisini biliyoruz. Zaman zaman taraftarlarımızın da psikolojik dirençlerinin kırıldığını hissediyorum. Trabzonspor ve Adana Demirspor maçlarını çok gol yiyerek kaybettik. Gollere kadar normal giden oyunlar vardı. Gollerden sonra dağılarak oynamak bizim tarzımız değil. Taraftarımızın istediği coşkulu, maç kazanan takımı göstermek zorundayız. Değişimlere bağlı performans dalgalanmalarını görüyoruz. Bu zor dönemi taraftarlarımızla beraber çalışarak ve inanarak aşacağız. Yarın oyunun ve sonucun iyi olmasını bekliyorum.

Oyun içindeki başarı ve başarısızlıklar moral motivasyonu etkileyebilir. Oyun olarak Club Brugge maçında geride kaldık.

Üç günde bir maç yaparken yapılan seyahatlar nedeniyle uyku düzeni bozulması ve kaybedilen maçların gerginliği sürecini yaşadık. Takım uyumunda sıkıntı var. O nedenle arayış içindeyiz. Elimizdeki oyuncuların performanslarını yukarı taşımaya çalışıyoruz.

Transfer konuşmanın artık bir yararı olduğunu düşünmüyorum. Transfer dönemi kapandı. Hücumda birçok varyasyonu yapabilecek oyuncularımız var. Takım olgusunu oturtmak ve değişikliklere hazır olmak kolay değil. Her oyuncu oynamak ister. Maçta oynamayan oyuncu dalgalanma yaşayabiliyor. Kazanabileceğimiz maçları alsaydık performanslar bu kadar gündeme gelmezdi. Ben takımıma güveniyorum, inanıyorum. Taraftarın bize desteği çok önemli.

Milli aradan sonra Galatasaray’a gideceğiz. Bir sonraki milli aradan sonra Samsun’a gideceğiz. Bu da bizim şanssızlığımız. Ev sahibi olmakla deplasmana gitmek çok fark eder. Şu anda deplasmanda kırılgan bir takım olduğumuzu görüyorum.

Onana’yı ön liberoda kesiciliği ile ön plana çıkan, ön alanı kontrol edebilen bir oyuncu olarak düşündük. Onun da bir uyum dönemi oldu. Dalgalanma geçirdi. Genç bir oyuncu olarak çalışması gayet iyi. Aşama kaydettiğinde oynayacağını düşünüyorum. Onana ile ilgili olumsuz bir düşüncemiz yok. Performans olarak geride olduğunu söyleyebiliriz.

Çift forvet de tek forvet de oynayabiliriz. Önemli olan hücumda çok adamla bulunmak ve pozisyon yaratmak. Öncelikle oyuncuların beklenen performanslarına gelmeleri gerekiyor.

Teknik olarak Burak Yılmaz’ın, sportif olarak Gökhan İnler’in takımda olmasında yarar görüyorum. Tayfur Bingöl’ü sezon başında istemiştik. Transferi uzadı. Umut da ayrılmak istiyordu. Umut gitmedi, Tayfur geldi. Tayfur geç geldi. Tayfur yarın kadroda olabilir.”