Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri’nde yapılan Seçimli Yüksek Divan Kurulu Olağanüstü Toplantısında kullanılan 1871 oyun 824’ünü alarak yeni Yüksek Divan Kurulu Başkanı Uğur Dündar, seçim sonuçlarının ardından açıklamalarda bulundu.
Uğur Dündar’ın açıklamaları şu şekilde:
“Sayın Başkan, Sayın Değerli Divan Heyeti, Sayın Kulüp Başkanımız, Sayın rakiplerimiz, çok değerli Yüksek Divan Kurulu Üyelerimiz, değerli hanımefendiler ve beyefendiler ortaokul yıllarında Dolmabahçe Stadyumu’nun denize bakan tribününün gişelerinin altında futbolcuların çıkış kapısı vardı. Ben, o yaşlarda Fenerbahçe’nin İstanbul Ligi’nde en alt sıralarda yer alan Emniyet, Adalet, Beyoğluspor, Beykoz gibi takımlarıyla Fenerbahçe’nin yaptığı maçlara gider, kimi zaman lapa lapa yağan kar altında maçtan sonra bizim futbolcularımızın çıkışlarını beklerdim. Lefter’leri, Şeref’leri, Can Bartu’ları, Basri Dirimlili’leri, Nedim Günarı’ları, rahmete kavuşan Naci Erdem’leri… hepsini dikkatle süzer ve günün birinde ‘acaba ben bu kulübe bir katkıda bulunabilecek miyim?’ diye düşler kurardım.
O çocukluk hayalim şimdi gerçekleşti. Arkadaşlar, bundan Fenerbahçe kazandı. Fenerbahçe için birlik ve bütünlük mottosuyla yola çıkan bu ekibe gönüllü katkılarda bulunan çok değerli çalışma arkadaşlarıma, yönetimde görev alacağımız çok değerli ekibe sonsuz teşekkürler ediyorum.
Biz, Fenerbahçe’de mevcut olan fay hatlarını derinleştirmek için değil, tam tersine kırgınlıkları gidermek, birlik ve bütünlük içerisinde olmayı sağlamak, Yüksek Divan Kurulu’nun değerli üyelerine hak ettikleri saygıyı ve ilgiyi göstermek, hiçbir gizli ajandası olmayan bir Uğur Dündar olarak, her zaman açık tutacağım kapımdan bütün Yüksek Divan Kurulu Üyelerinin rahatlıkla girebilecekleri ve kulübümüzün yönetimini başarılı kılmak için elimizden gelen tüm gayreti sergileyeceğimiz bir dönemi başlatıyoruz.
Ben, Sayın Ali Koç ile adaylığımı ilan etmeden önce yaptığım baş başa görüşmede kendisine bizim birlik ve bütünlük için yola çıktığımızı, benim kimsenin adamı olmayacağımı, ben Fenerbahçe’nin adamı olarak görev yapacağımı net bir şekilde söyledim. Bu sözümün hayata geçtiğine sizler de tanıklık edeceksiniz. İnşallah çok güzel bir çalışma ortamı sağlayacağız ve dediğim gibi bundan Fenerbahçe güçlü çıkarak kazanacaktır.
Fenerbahçe’nin ne denli güçlü olduğu, birlik ve bütünlük içerisinde neleri başarabileceğini 3 Temmuz’da hep birlikte yaşadık. İşte bu muazzam gücün çeşitli fay hatlarıyla parçalanıp bölünmesi hiçbir Fenerbahçelinin işine gelmez. Fenerbahçe’nin birliği ve bütünlüğü aslında Türkiye’de özlenen birlik ve bütünlüğün tesisi yolunda da atılmış olan çok ciddi bir adımdır ve Türkiye için bir umut ışığıdır. Bu değişim çok şeyi müjdelemektedir. Belirttiğim gibi bizim listemiz kazandı, tamam ama en büyük kazanan şanlı tarihe sahip kulübümüzdür.
Beni oylarıyla destekleyen değerli Yüksek Divan Kurulu Üyelerine çok teşekkür ediyorum. Oy vermeyenlere de teşekkür ediyorum. Centilmence bir mücadele, bir yarış sürdüren değerli rakiplerimizi de kutluyorum. Her zaman kazanmak önemli değildir, yarışmak da ayrı bir anlam taşır. Ve en zorlu yolculuklar ilk adımı atmakla başlar. Biz, taşın altına elimizi koyacağız ve umut ediyorum ki şu mübarek günde dua ediyorum ki inşallah bu dargınlıkları, kırgınlıkları sona erdirmek de bana nasip olur, bizim heyetimize nasip olur.
Yaşasın Türkiye, yaşasın Fenerbahçe.Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.” diye konuştu.
