Maça hızlı başlayıp erken bir gol atıp müthiş bir avantaj yakalayan Beşiktaş, 5 haftadır maç kazanamıyor. Bu tempo ile daha da kazanamayacak gibi geliyor. İlk yarıda rakip alanda ve önde basan Beşiktaş oyunun direksiyonunu eline almasına rağmen arabayı şarampole yuvarladı. Topa bu kadar sahip olup ta bu kadar verimsiz kullanan bir takım görmedim. Topu sürekli yanlara taşıyıp orada sıkıştıran ve topu rakip alana taşıyacak oyuncusu olmayan, top ayağında iken ne yapacağını bilmeyen, belirgin bir oyun şablonu bulunmayan bir takım görüntüsünde Beşiktaş ve bu takım erimeye devam ediyor.

Bu takımın en önemli oyuncuları Salih ve De Souza. Bu ikili iyi oynar ve oyuna katkı sağlarlar ise Beşiktaş oyunu kurtarır diye düşünüyordum  ama bilhassa De Souza son derece formsuz ve takıma katkı sağlayamıyor.

Salih ise her hafta 3 Türk oyuncu kontenjanından güme gidiyor. Ne oldu bu Souza’ya diye kendi kendime sormadan edemiyorum. Beşiktaşlı oyuncular ne kendileri keyif alıyorlar oynadıkları oyundan ne de biz.

Golü atıp maça galip başlayacak sonra baskıyı 20 dakika kadar daha sürdüreceksin ama oyuna hakim olamayacaksın.

Rakip, yakaladığı topları kalecisi ile El Kaabi’ye gönderiyor bu oyuncu da Beşiktaşlıların yüreğini ağzına getiriyor. Oyun planları bu. Ya Beşiktaş’ın oyun planı ne ?

Belli değil.

Beşiktaş’ın B ve C planı ne diyeceğim ama daha A planı yok ki diğerlerini sorayım !

Bu takım  taraftarlarına güven vermiyor.

Bence en önemlisi de bu.

Öne geçse de güven vermiyor yenik başlasa da güven vermiyor. Oyuna asılan ve galip gelmeye çalışan oyuncu sayısı çok az. Weghorst’un orta sahaya gelip pres yaptığı bir takımda görevini yapmayan ve aslında oynamayıp oynuyormuş gibi yapan oyuncu sayısı çok.

Bu mağlubiyet çok önemli. Bu formanın ağırlığından oyunculara özel olarak bahsedilmesi gerek. Böyle bir mağlubiyeti kabul eden oyuncuların doktora gidip muayene olması lazım. Müsabaka boyunca Beşiktaş kalesine sayılı ataklar geliştiren ama her gelişinde gol geliyor dedirten Hatay’a yeniliyorsanız ve bu mağlubiyeti kabul ediyorsanız size helal olsun.

Oyuncu kapasitesi sınırlı olan bir takıma nasıl yenilirsiniz diye sormak lazım.

Formasının hakkını veren bu takımın oyuncularını tebrik ederken Beşiktaş’lı oyuncuları ise esefle kınıyorum.

İsmail hocam, Beşiktaş takımını sürati ve çabukluğu ile rakip alana taşıyacak tek oyuncu olan Muleka’yı oyundan neden aldın acaba! Neden oyun kötü giderken oyun şablonunu değiştirmedin acaba !

Delle Alli’ye neden bu kadar tolerans gösteriyorsun acaba !

Nkoudou’ya sen ne yapıyorsun arkadaş böyle diye neden sormadın acaba !

Bu takımın adı Beşiktaş arkadaşlar. Sıradan bir takım değil. Oynadığınız oyun ve gösterdiğiniz performans ile bu takıma ivme kaybettirip marka değerini al aşağı ettiniz, yazıklar olsun. Mağlubiyeti bu kadar kolay kabullenen bir futbolcu topluluğu görmedim desem yalan olmaz. Bütün bu olanlara rağmen puan cetvelindeki yerimiz çok kötü değil ama bu takımın çok acil bir şekilde toparlanması  için radikal kararlar alınması lazım.  Bu kararları kim alacak yaşayıp göreceğiz.

Bu gece noktayı söyle koyayım.

Rahmetli Vedat Okyar Abim aklıma geldi.

Yaşasaydı söyle derdi: “Beşiktaş kaliteli ve şık bir smokin.

Ve bu arkadaşa iki beden büyük geldi”

Selam ve sevgilerimle…

Ali ENGİN